8 Mayıs 2009 Cuma

hayat


olmuyor, olmuyor yazma perilerim beni terketti... yazmak için uğraşsam da yazamıyorum... derken bu satırlar dökülüyor beyazlığın üstüne.etrafımdaki mutsuz insan topluluğuna yenileri ekleniyor durmadan ve ben seyrediyorum umutsuzca. neden? diye sormadan duramıyorum neden insanlar istedikleri hayatı yaşayamıyorlar? niye hep birşeyler erteleniyor, bişeylerden sonra olmalı yaşamak... hayat ertelenmeyecek kadar kısa değil mi?? insan mutlu olduğu sürece daha kolay yaşamaz mı? niye zorlaştırıyoruz hayatı kendimiz ve etrafımızdakiler için ?? böyle sorularla uğraşıyorum bu aralar nedenler, nasıllar? kırk tilki kırkının da kuyruğu birbirine değmiyor...zor iş yahu! yaşamak zor, hayatta kalmak, mutlu olmak, mutlu etmek çok zorr...
etrafta bu ara hep kötü haberler var,hastalıklar,sıkıntılar allah beterinden saklasın isyan gibi gelmesin ama ne bileyim işte bir umutsuzluk kapladı içimi aslın da bahar geldi! ve ben mutluyum yada mutlu olmaya zorluyorum kendimi... bir mucize istiyorummmmm trafikte hep yeşil ışığa denk gelmek gibi, seneler sonra duymadığım bir sesin kulağımda yankılanması gibi küçük mucizeler... ama mutlu olmamı sağlıyacaklar biliyorum,yeni bir sayfa açılacak ve gülmek için yeniden bahaneler bulacağım ...
yarın yeni birgün değil mi? sevdiğim şehrim de, sevdiğim insanlarla beraberim.sağlığım yerin de ve sevdiklerimin de... güzel arkadaşlarım var ne dediğimi ne anlattığımı anlayabilen saf saf suratıma bakmayan...o zaman! gene de mutlu olmak için bahaneler var. gene de mutlu olmalı herşeye, herkeze inat...boşver be gönlüm! takılma sen gene bir şeye ,bırak tilkilerin kuyrukları değsin birbirine... bırak insanlar ne yapmak istelerse yapsınlar, nasıl mutlu olacaklarsa öyle yaşasınlar sana ne, kime ne? mutsuzluğu sen kendin yaratırsın unutma...ör gene duvarlarını oku sen kitabını kötülük niye? sen mutlu değilmiydin kendi dünyan da?? ol yine! erteleme hayatı bırak aksın gitsin zaman, zaman yıkar herşeyi yıkar gider, berrak bir su akıntısının tazeliği gibi...bak gene açıyor çiçekler ,uğur böcekleri uçuşuyor herkeze uğur getirmek istercesine ...bak kuşlar nasıl cilveleşip kur yapıyorlar dinlesen gene duyacaksın, gene göreceksin, görmeyi bildiğin sürece etraftaki güzellikleri... bazen bir bebeğin gülümsemesi bazen bir kedinin esnemesi tembel tembel bazen de küçücük bir papatya demeti ...boşver be gönlüm !hayat herşeye rağmen, inadına yaşamaya değer...
yarın yeni birgün... yarın güneş farklı doğmayacak ama, daha bir parlak olacak. belki sen görmek istediğin yönüyle göreceksin dünyayı ...ya kuşların cıvıltısıyla uyanıp miskince keyifle gerineceksin yatağın da yada gene mutsuz uyanacaksın sabah oldu diye tercih senin. mutlu olup olmama hakkı sende, sen yapacaksın tercihini... mutlu olmama hakkınından vazgeç bence sen mutluluğu seç ve gör bak güneş gene pırıl pırıl parlayacak ve sen gene mutlu kalkacaksın yatağından...
boşver be gönlüm...

kelebek...

2 yorum:

  1. sevgili kelebek,
    hislerime tercüman olmussun...
    bu ara kendimi pek iyi hissetmiyorum, bu mutsuzluk daha ne kadar sürer bilmiyorum...
    belki insan giderek alısıyor olabilir bu mutsuzluga... mutluluktan korkar hale gelebilir insan... bilmiyorum... daha cok yazı yazmanı bekliyorum sevgili kelebegim...
    bahar

    YanıtlaSil
  2. bu aralar herkez aynı baarım ama geçecek ümitliyim...
    yazma perilerine söyle gitmesinler yazabileyim senin istediğin gibi:)

    YanıtlaSil